AHMET CEVAD RESULZADE 5 Mayıs 1892 13 Ekim 1937

AHMET CEVAD RESULZADE

      5 Mayıs 1892
      13 Ekim 1937
 Azebeycanın milli şairi,Profösör,Tercüman,AYB üyesi,KUBA halk meclisi Müdürü,Azerbeycan Tarım Enstitisünde Doçent,Azarbeycan milli marşının yazarı.
    Azerbaycan’ın İstiklal şairi Ahmet Cevad, Gence’de doğmuştur. 6 yaşına geidiğinde köyündeki mollalardan arap harfleri ile yazmayı ,farsçayı kuranı öğrendi.Küçük yaşta yetim kalmış; ağabeylerince okutulmuştur. 1912’de öğretmenlik yapmaya başlamıştır. 1912-1913 yıllarında, yirmili yaşlarda olan Ahmet Cevad, 1912 Balkan Savaşında ve Trakya Cephesinde bizzat Türk ordusuna katılmıştır. 1915’te Ermeni katliamına maruz kalmış, Kars-Erzurum yöresine yardım amacıyla düzenlenen “Kardaş Kömeği” adıyla bilinen faaliyetlere katılmıştır.Bu moralin bozuk ve sıkıntılı gülerde yazdığı şiir Türk dünyasında yeni bir ufuk,taze bir beklenti ve istek ve arzuların şahlanmasını sağlamıştır.
   "OLSUN BİZİM BÜTÜN ELLER/ KURBAN TÜRK'ÜN BAYRAĞINA"

Çırpınırdı 

Karadeniz
Bakıp Türk'ün bayrağına
Ah ölmeden bir görseydim
Düşebilsem toprağına

Dost elinden esen yeller,
Bana şiir, selam söyler
Olsun bizim bütün eller
Kurban Türk’ün bayrağına!

Sırmalar sarsam koluna
inciler dizsem yoluna
Fırtınalar dursun yana
Yol ver Türk'ün bayrağına

Kafkaslardan aşacağız
Türklüğe şan katacağız
Türk'ün şanlı bayrağını
Turan ele asacağız.
   I. Dünya Savaşı yıllarında, işgal edilerek Batum’a bağlanan Artvin’de, Rize’de, Trabzon’da ve Erzurum’da bulunmuştur. 1920 - 1922 yıllarında Kuba Halk Maarif müdürü olarak görev yapmıştır. 1930-1933 yıllarında Gence'de Azerbaycan Tarım Enstitüsünde Azerbaycan ve Rus dilleri kürsüsünde öğretmen, doçent ve kürsü başkanı olarak görev yapmıştır. 1934'te Azerbaycan Devlet Neşriyyatının tercüme bölümünde editörlük; 1935-1936 yıllarında Azerbaycan stüdyosunda belgeseller düzenleyen şube müdürü olarak görev yapmıştır. 1920’de Azerbaycan’ın Rusya tarafından işgalinden sonra, Stalin’in "Büyük Temizlik" tasfiye hareketi sonucunda karşı devrimcilik gibi asılsız suçlamalarla tutuklanmış ve askeri mahkeme kararıyla ölüm cezasına çarptırılmıştır. 1937’de de kurşuna dizilerek öldürülmüştür. 
1955’te SSCB başsavcısı Ahmet Cevad’a karşı ileri sürülen bütün suçlamaların asılsız olduğunu belirtmiş; ancak hakkında beraat kararı öldürüldükten sonra çıkmıştır. KGB baskısı altındaki ailesi de ancak 1950’den sonra zindandan kurtulabilmiştir.

   Ahmet Cevad “Türk Birliği” fikrini savunan bir şairdir. Ahmet Cevad'ın kurtarıcı olarak gördüğü Osmanlı İmparatorluğu'nun parçalanması, Türk Ordusu’nun dağıtılması, Anadolu’nun idaresiz kalışı ve hele çok sevdiği İstanbul’un İngilizler tarafından işgal edilmesi, onu duygu yüklü şiirler yazmaya itmiştir. Türkiye’deki şiir akımının etkisi altında kalan Ahmet Cevad'ın yaratıcı kişiliğinde Türkiye’nin önemli bir yeri vardır. Yaşadığı dönemde diğer aydınlar gibi Ahmet Cevad da Türkiye’yi yakından izlemiş ve Türkiye’nin toplumsal ve kültürel hayatıyla sıkı ilişkiler içerisinde olmuştur. Azerbaycan'da yaşananlardan ötürü Türkiye’den çok şey umulmuştur. Hatta bu beklentiler; şehitlerin ve Türk ordusunun “ ÇIRPINIRDI KARADENİZ” gibi şiirlerine de yansımıştır. Nitekim Türk ordusu Azerbaycan’ı hekim Türk ordusu Azerbaycan’ı hem İngiliz işgalinden kurtarmış, hem de Rus ve Ermeni baskısına karşı kollamıştır. Bazı şirlerinde de 1915’te Sarıkamış’ta şehit olan askerler, maddî imkânsızlıklardan dolayı hastalıklara yakalanan öğretmenler ve dini yanlış yorumlayan kişiler vb. konular şiirlerinde işlenmiştir.
     Ahmet Cevad, Türk dünyasının en etkili fikir adamı Gaspıralı İsmail Bey'in “Dilde, Fikirde İşte Birlik” prensibini benimsemiştir. Ziya Gökalp, Ömer Seyfeddin ve Ali Cânip Yöntem’in kullandığı yaşayan Türkçe’nin, Türk Dünyası’nın ortak dili olduğunu savunmuştur. Dörtlüklerle ve hece ölçüsüyle kaleme aldığı şiirlerinin müzikal değeri yüksektir ve üslubu akıcıdır. Türkiye’de millî marş gibi coşku ile söylenen “ÇIRPINIRDI KARADENİZ” şarkısının güftesi de ona aitti.

Yorumlar