TACİN (TAÇIN) / TOPSÖĞÜT KÖYÜNÜN KISA TARİHÇESİ / Seyit Burhanettin Akbaş

TACİN (TAÇIN) / TOPSÖĞÜT KÖYÜNÜN KISA TARİHÇESİ 
KÖYÜN ILK ADI TACİN 
Dulkadirli ve Osmanlı kaynakları köyün adını "Tac İn" olarak yazmaktadırlar. Yani "tac in" demekle büyük bir in(mağara)'nın bulunduğuna işaret vardır ki bu da gerçeği yansıtmaktadır. 
Kelime zamanla Taçın biçimine dönüşmüştür ki söz tamamen Türkçeye aittir.

KÖYÜN KURULUŞU PEYGAMBER SOYUNDAN ŞEYH SELAHADDİN’İN ADINA KÖYE ZAVIYE KURULMASIYLA BAŞLAR 
Tac İn (Taçın) Köyünde Şeyh Selahaddin Zaviyesi vardır.  Dulkadirli Beyi Alaüddevle Bozkurt Bey, Çörmüşek’e tabi Tac İn (Taçın köyü) köyünü zaviyeye vakfetmiştir.
Dulkadirli Beylerinden Alaüdevle Bozkurt Bey  Tacin (bugünkü Taçın) köyüne Şeyh Selahaddin’in adını taşıyan bir zaviye yaptırmış ve vakfetmişti. Taçın köyü gibi Kazancık köyünde de Seyyid Selahaddin Zaviyesi vardı ve 16. Yüzyılda bu köyde Seyyid Selahaddin evlatları  oturuyordu. Alaüddevle Bozkurt Bey, bu köyün de yarı gelirini zaviyeye vakfetmişti.
HAMZALI VE TAÇINLI TÜRKMENLERİ 
 Taçın köyü yakınlarında bulunan ve Hamzalı oymağının ziraat ettiği 13 neferden oluşan İnlice Köyü (bu köyden Hamzaoğlu Göğüş ile biraderleri Ali ve Kalender sipahi idiler), 10 neferden oluşan Çaylaklu köyü (Bu köyden de Mahmutoğlu Mehmet ve Hüseyinoğlu Emir sipahi idi)
Ve Taçın köyü... Taçın köyü adını Taçınlı adı verilen Türkmen obasından alıyordu. Köy gelirleri, Alaüddevle Bozkurt Bey Zaviyesi Vakfı’na aitti. Köyde Bayatoğulları ve Hacı Ümmetoğulları 5 sipahi çıkarıyordu. Bayatoğullarından Murat, Ferhat ve Bayezid ile Hacı Ümmetoğullarından Taceddin ve Şükrullah sipahi idiler.
BUGÜN KÖYDE 93 MUHACİRLERİ VE AVŞARLAR OTURUYOR 
Kars’ın Kizir köyünden gelen 93 Muhacirleri Girveli ve Topsöğüt (eski ismi: Taçın) köylerine yerleşmişler, her iki köyde Avşarlarla birlikte yaşamaktadır. Bu köylerde yaşayanlarla, Pınarbaşı’nın Çaybaşı (eski ismi: Hormusun) köyünde yaşayanlar akrabadırlar. Bölgeye gelen Avşarlar ise komşu ilçe Pınarbaşı'dan bölgeye gelmişlerdir.

Bünyan Topsöğüt /Taçın Köyü 1872 yılı vergi verenlerin listesi

Çekiç oğ.Durmuş Ali.
Mehmet Baş oğ.Osman.
Kuruşçu oğ.Halil.
Göksünlü oğ.Hüseyin.
Kör Mehmet oğ.Mehmet.
Köprücü oğ.Bekir.
Göksünlü oğ.Ali.
Kara Bekir oğ.Ali.
Terzi oğ.Mehmet.
Terzi oğ.Ali.
Kadı oğ.Salih.
Derviş oğ.Zülfikâr.
Toybıyık oğ.Hasan
Köse Kara oğ.Ahmet.
Yarma oğ.Hasan.
Hüseyin oğ.Ali.
Kör Ali oğ.Mehmet.
Yanık oğ.Bekir.
Yanık oğ.Ali.
Hüseyin oğ.Halil.
Arslan oğ.Ali.
Uzun Ali oğ.Hasan.
Cafer oğ.hasan
Elagöz oğ.Mehmet.
Caba oğ.İsmail.
Kabak oğ.Molla Mustafa.
Caba oğ.Durmuş.


Hane =36.
Ekilir arazi =1808 dönüm-324 kıta tarla.
Cami Şerif =Banisi Terzi oğlu Mehmet Kahya.
Değirmen =Göksünlü oğ.Ömer.
Değirmen =Terzi oğ.Mehmet.
Değirmen =Talas’lı Eşki oğ.Serkiz.
Ambar =Köy halkının.
Oda sahibi =Terzi oğ.Mehmet,Yanık oğ.Ali.

Yer adları
Köy önü.
Han boğazı mevkii.
Karşı kıraç mevkii.
Çaylaklı yolu.
Taş boğaz mevkii.
Yanıldıran mevkii.
Kara buğra deresi.
Köz tarla mevkii.

1) Kaynak: Hüseyin Cömert Hocamın 1872 yılı vergi Defteri ile ilgili notları 
2) Mehmet İnbaşı; “XIV. Yüzyılın İkinci Yarısında Kayseri ve Civarında Meydana Gelen Olaylar”, III.Kayseri ve Yöresi Tarih Sempozyumu Bildirileri, Kayseri, 2000, s.242 
[3] Prof. Dr. Refet Yinanç-Yrd. Doç. Dr. Mesut Elibüyük: Maraş Tahrir Defteri (1563), Ank. Ün. Yay. 1988, Cilt-1,s. XI
[4] Prof.Dr.Refet Yinanç, “Dulkadirli Beyliği”, TTKB, Ankara, 1989, s.10
[5] İsmail Hakkı Uzunçarşılı, “Anadolu Beylikleri”, Ankara, 1949, s.169-175
[6] Prof.Dr.Refet Yinanç – Yard.Doç.Dr.Mesut Elibüyük; “Maraş Tahrir Defteri”, Ankara, 1988, II, 667-819
[7] 988 Numaralı Muhasebe-i Vilayet-i Diyar-ı Bekr ve Arap ve Zülkadriye Defteri (937/1530), II.Dizin ve Tıpkı Basım, Başbakanlık Devlet Arşivleri Genel Müdürlüğü, Yayın No:40, Ankara, 1999
[8] Prof.Dr.Mehmet İnbaşı; “16. Yüzyıl Başlarında Kayseri”, Kayseri, 1992, s.116; ayrıca Mehmet İnbaşı;”16. Yüzyılın İkinci Yarısında Kayseri ve Civarında Meydana Gelen Olaylar”, III, KYTSB, Kayseri, 2000; Mehmet İnbaşı; “16. Yüzyılda Kayseri ve Civarında Yörük-Türkmen Cemaatleri”, II, KYTSB, Kayseri, 1998
[9] Prof.Dr.Refet Yinanç, “Dulkadirli Beyliği”, s.23
[10] S.Burhanettin Akbaş; “Kayseri’de Yörükler ve Türkmenler”, KBB Kültür Yayınları, Kayseri, 2005, s.91
[11] Mehmet Çayırdağ; “Kayseri’de Kitabelerinden XV ve XVI. Yüzyıllarda Yapıldığı Anlaşılan İlk Osmanlı Yapıları”, Vakıflar Dergisi, S.XIII, s.531-583; ve Mehmet Çayırdağ; “Dulkadiroğullarının Kayseri’deki Eserleri”, KTA, s.253-240
[12] Ali Yeğen, “Kayseri’de Tarihi Eserler”, İl Kültür Müdürlüğü Yayını, Kayseri, 1993, s.114-115
[13] R.Yinanç-M.Elibüyük; Maraş Tahrir Defteri, C.II, s.569-570
[14] Kayseri Ansiklopedisi c.II, “Dulkadiroğulları”, s.52-53-54, Maddeyi kaleme alan Mehmet Çayırdağ
[15] Mehmet İnbaşı; “16. Yüzyılda Kayseri ve Civarında Yörük-Türkmen Cemaatleri”, II, KYTSB, Kayseri, 1998
[16] Mehmet Çayırdağ; “Dulkadiroğullarının Kayseri’deki Eserleri”, KTA, s.253-240
[17] Hakan Türker Dulkadiroğlu, “Dulkadiroğlu Beyliği Zamanında Tomarza”, Tomarza Sempozyumu, Kayseri, 2008
[                                                                                   

TACİN (TAÇIN) / TOPSÖĞÜT KÖYÜNÜN KISA TARİHÇESİ

Tacin (ya da Taçın) ve Topsöğüt, Kayseri iline bağlı Bünyan ilçesi sınırlarında yer alan eski köy yerleşimlerindendir. Bu köylerin tarihçesi, Orta Asya’dan Anadolu’ya uzanan Türk göçleri, Selçuklu ve Osmanlı dönemleriyle iç içedir. İşte kısa bir özet:


---

📍 Coğrafi Konum ve Ad

Tacin ismi bazı kaynaklarda "Taçın" olarak da geçer.

Kayseri-Bünyan arasında, verimli ova ve yamaç araziler üzerine kurulmuştur.

Yakın zamanlarda mahalle statüsüne geçmiş olmasına rağmen halk arasında hâlâ köy olarak anılır.



---

🕰️ Tarihsel Süreç

Selçuklu ve Osmanlı döneminde yerleşimin olduğu bilinmektedir.

Bölge, kervan yolları ve ticaret yolları üzerinde bulunduğundan stratejik bir öneme sahipti.

Osmanlı arşivlerinde Tacin adıyla kayıtlıdır. Tarım ve hayvancılık başlıca geçim kaynaklarıydı.

19. ve 20. yüzyılda özellikle nüfus mübadelesi, askerlik ve göç olayları nedeniyle demografik yapısında değişiklikler yaşanmıştır.





---

🕌 Kültürel ve Dini Yapı

Köyde eski camiler, çeşmeler ve bazı mezar taşları bulunur. Bunlar köyün uzun geçmişine işaret eder.

Yörede Yörük-Türkmen kültürü hâkimdir. Geleneksel kıyafetler, düğün adetleri ve bayram kutlamaları hâlâ yaşatılmaktadır.



---

🌾 Ekonomik Yapı

Topsöğüt, adını bölgede yetişen yoğun söğüt ağaçlarından almıştır.

Geçmişte bu bölgeler buğday, arpa, gilaburu, nohut gibi ürünlerin yetiştirildiği önemli tarım alanlarıydı.

Hayvancılık, özellikle küçükbaş yetiştiriciliği yaygındır.



---

📜 Notlar

"Taçın" adının kökeni kimi araştırmalarda "taç" kelimesinden türetildiği, kutsal veya önemli bir yer anlamı taşıdığı belirtilir.

Bugün Tacin ve Topsöğüt, Bünyan ilçesinin kültürel dokusuna katkı sunmaya devam ediyor. 

Taçın Suyu (Tacin Suyu) hakkında yerel kaynaklara ve halk anlatılarına dayanan bilgilerle şu kısa açıklamayı sunabilirim:


💧 TAÇIN SUYU HAKKINDA BİLGİ

Taçın Suyu, Kayseri'nin Bünyan ilçesine bağlı Tacin (Taçın) Mahallesi’nde yer alan ve köy halkı için tarih boyunca büyük öneme sahip doğal bir su kaynağıdır.


📌 Tarihî ve Kültürel Önemi

  • Yüzlerce yıldır köy halkının içme, sulama ve günlük ihtiyaçları için kullandığı hayati bir kaynaktır.
  • Yayla kültüründe önemli yer tutar. Taçın yaylasında hayvanların otlatılması ve insanların yazlık yaşantıları sırasında bu sudan bolca faydalanılmıştır.
  • Köyün kuruluşunda bile suyun yeri belirleyici olmuştur: "Su neredeyse hayat oradadır" anlayışıyla, yerleşim suyun etrafında gelişmiştir.

🌿 Doğal Yapısı

  • Genellikle yer altı kaynağından çıkan berrak, soğuk ve içilebilir bir sudur.
  • Yaz aylarında bile serinliğiyle bilinir ve bu nedenle hem içme suyu olarak hem de piknik/mesire alanlarında tercih edilir.

🚰 Günümüzdeki Durum

  • Köy çeşmeleri ve eski su yolları hâlâ mevcuttur.
  • Bazı yerlerde bu su hâlâ kullanılsa da, modern su şebekelerinin gelmesiyle birlikte günlük kullanım azalmıştır.
  • Nostaljik ve manevi değeri büyüktür; köy dışına çıkan Tacinliler bile “Taçın Suyu”nu unutmaz ve sıkça anarlar.

🧓 Sözlü Tarihten Bir Anlatı

“Evlat, Taçın Suyu bir içim içilir, bir ömür unutulmazdı. Taşın dibinden çıkardı, buz gibi akardı. Biz o suyla büyüdük…”
Köy büyüklerinden bir hatıra



Yorumlar