Emin Gündüz ile Söyleşi

Bünyan Kültürü Dergisinin mayıs 1993 6.sayısında Öğrencim Fevziye Gündüz, dedesi Emin Gündüz ile bir söyleşi gerçekleştirdi. Bu söyleşiden bazı bölümleri sizinle paylaşmak istiyorum. Çünkü, Bünyan'ın yakın dönem tarihi açısından rahmetli Emin Gündüz Amcanın anlattıklarının oldukça önemli olduğunu düşünüyorum.
Emin Gündüz Amca söyleşide önce kendisini tanıtıyor:
"1917 Bünyan doğumluyum. 1924'te Rüştüye(Çağlayan İlkokulu) okuluna gittim. 1931'de Rüştiye'yi bitirdim. Üç büyük ağabeyimin ikisi şark cephesindeydi. Diğer ağabeyim Duman Gündüz, İngilizlerin karşısında Büyük Cemal Paşa'nın emrinde Suriye tarafındaki Mısır'ın Kanal Cephesindeydi ve orada şehit oldu. Doğumu 1894 idi. Diğer iki kardeşim ondan birer yaş küçük idiler. İsimleri Kahraman Gündüz ve Mevlid Gündüz'dü. Bunlar da Enver Paşanın emrinde şark cephesindeydiler. Sağ olarak gelen iki ağabeyim 109 ay askerlikten sonra Çanakkale Cephesinden getirmiş oldukları 2 balya İngiliz kaputunu, pantolon ve ceket yapıp giydik. Mitil ve altımıza yatak yaptık. Kasabamızda oğlu şehit olan nice dul kadınların çokluğunu yakinen bilirim. Gelenler mahalle odalarında Bünyan'dan yüzlerce kişinin gidip de pek az kimselerin geldiklerini devamlı olarak söylerlerdi. Sağ kalanlar, gazi olup dönenler belki yüzde 10 civarında var yoktur. Dayım da Erzurum Cephesinde şehit olmuştu. Bünyanımızda erkek kimselerin az kalışı, kadınlarımızın bahçelerde ve tarlalarda çalışmalarını zorunlu kıldı. O günleri gördüm, çok iyi bilirim. Fakirlik ve hastalık çoktu. Evimizde yiyeceğimiz yoktu, yatacak bir eşya olmadığı gibi her evde uyuz, bit (saç ve deri biti olmak üzere), sıtma, verem gibi yüzde doksan evde hastalık vardı."
SÜMÜKLÜ BÖCEKLERİ SATARDIK
"1915 yılında Ermeniler, Suriye tarafına tehcir edilmişlerdi. İki mahalle kalan Rumlara, bahçelerden topladığımız sümüklü böcekleri götürür, satardık. Onlar da bunlara karşılık bize yumurta verirdi."
"SOYUMUZ SELÇUKLU'YA DAYANIR"
"Bünyanlılar olarak soyumuzun 1000 senenin üzerinde bir zaman önce Türkistan'dan geldiğini duyardık. Soyumuz, Selçuklulara dayanır. Osmanlının ceddinin Horasan'dan gelip Bursa taraflarına yerleştiği anlatılırdı."